31 Mart 2025 12:25

Sivas'ın Kangal ilçesi Bakırtepe bölgesinde, halkın itirazına ve mahkeme kararlarına rağmen siyanürle altın madeni işletmeciliği sürüyor. Bölgede Koç Holding’e ait Demir Export firması siyanürlü altın madeni için kapasite genişletmeye çalışıyor.

BirGün’den Sibel Bahçetepe’nin haberine göre, kapasite artırımı için aldığı ‘‘ÇED olumlu” kararının iptali davası 8 Nisan’da görülecek. Bölge halkı, “Vahşi madenciliğe karşı doğamıza ve geleceğimize sahip çıkıyoruz” diyerek, davaya çağrı yaptı.

Bölge halkı ve ekoloji örgütleri, şirkete karşı 12 yıldır hukuki mücadele yürüttüklerini belirterek ‘‘Burada uzun süredir demir ve altın madenciliği yapılıyor. Şirketin maden alanını genişletmek istemesi buradaki zararı büyütecek, özellikle Balıklı Kaplıcası zarar görecek, buradaki balıklar ölecek. Yer altı suları kirlenecek, tarım-hayvancılık bitecek’’ dedi.

Davaya çağrı yapıldı

Demir Export Madencilik Şirketi, ilçede yaklaşık elli yıldır demir ve krom madenciliği yapıyor. 2006 yılında Bakırtepe’de siyanür ile altın çıkarma ruhsatı alan şirket, Eylül 2013 tarihinden itibaren Bakırtepe’de siyanür ile altın çıkarma faaliyetine başladı. Maden şirketi 'ÇED olumlu' raporları ile kapasite genişletmeye çalışırken Bakırtepe Çevre Platformu, şirketin aldığı ÇED kararlarına karşı davalar açtı. 4 kez hem yerel mahkemeden hem de Danıştay’dan yürütmeyi durdurma kararları alan Bakırtepe Çevre Platformu, şirketin en son aldığı ‘‘ÇED olumlu kararı’’nın iptali için açtıkları davanın 8 Nisan saat 10.00’da Sivas İdare Mahkemesi'nde görüleceğine dikkat çekti ve yaşam savunucularını davaya destek olmaya çağırdı.

“Yeraltı su kaynağımız vahşi madencilik nedeniyle tamamen tükendi”

Bakırtepe Çevre Platformu tarafından yapılan açıklamada, ‘‘1950'den beri demir madeni çıkarılıyordu, Buna devam ederken altın süreci başladı. Koç, Demir Export firması adı altında siyanürlü altın madenciliği yapıyor’’ denildi.

Açıklamada, özetle şu ifadelere yer verildi: ‘‘Siyanürlü altın işletmeciliği Elkondu, Eğricek, Pınargözü, Kalkım, Dışlık, Bulak gibi çok sayıdaki köyü birebir etkiliyor. En çok etkilenen köy Eğricek köyü. Çünkü köyün 600 metre üstünde. Burası aynı zamanda Alevi yurttaşlar için önemli bir inanç merkezi. Bakırtepe'deki ziyarette adaklar adıyor, Cem töreni yapıyor. Madenin yapılacağı yerde aynı zamanda Munzur kireç taşları var. Yer altı su kaynaklarının beslendiği nokta. Madencilik faaliyetleri ile bölgede sular çok azaldı. Şu an köylerde biz bir kaşık suya muhtaç duruma gelindi. Yeraltı su kaynağımız vahşi madencilik nedeniyle tamamen tükendi. Maden şirketi ya ÇED'i revize ediyor ve yeniden başvuruyor ya da genişletme, kapasite artırma şeklinde yeni bir ÇED başvurusu yapıyor. Şimdi de Bakırtepe'nin güneybatı yamacına yönelen şirket söz konusu siyanürlü altın madeni çalışmasına başlarsa Kalkım köyünde olan Cumhurbaşkanlığı yatırım projesi yapılan Balıklı Kaplıcası da olumsuz etkilenecek. Buradaki balıklar ölecek. Bu madenin yapılması pek çok köyü olumsuz etkileyecek. Yeraltı su kaynakları kirlenecek oradaki. Çetinkaya kasabası tamamen susuz kalacak. Bu nedenle bu dava bizler için çok önemli. Demir ve altın madeninin pasası nedeniyle kirlilik arttı, daha da artacak.’’

Bilirkişi heyetlerine de tepki gösteren platform, "Bilirkişi heyetleri kopyala yapıştır raporlar hazırlıyor. Mücadele şekli değişecek" dedi.

Bir köy için kamulaştırma kararı alındı

Bakırtepe Çevre Platformu Sözcüsü Sebahat Yaraşır da bölge halkı olarak siyanürlü maden arama faaliyetine itirazlarının sürdüğünü belirterek, "Burası da bir gün Erzincan İliç’in yaşadığını faciayı yaşayacak” dedi.

Yaraşır, özetle şunları söyledi: "Maden şirketi kapasiteyi genişletmek istiyor. Kapasite genişletilmek istenen Bakırtepe sadece Alevilerin değil tüm yurttaşların bir arada ibadet ettiği, herkesin kendi dini ritüellerini yerine getirdiği bir ziyaret. Burada su kaynakları var. Buradaki köyler tehdit altında. Pınargözü köyünün tamamı için geçen günlerde kamulaştırma kararı verildi. Şirket hem demir madeni hem de altın madeninin pasasını dökmek için alan arıyor, bu nedenle yeni kamulaştırma kararları alınıyor.’’ (Haber Merkezi)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Maske düştü

Maske düştü

Sakalı maske sanılan genç tutuklanmak istendi; gerçek anlaşılınca salınmak yerine ‘polisi itelemekten’ tutuklandı. Ceza alsalar dahi yatarı olmayan ‘gösteri yasasına muhalefet’ten yargılanan yüzlerce kişi ‘terörle’ ilişkilendirilerek cezaevine konuldu. Somut delil bulunmadığı için İmamoğlu davasında 8 kişiyi serbest bırakan hakim sürgün edildi. İlle de ceza isteyen bir ‘yargı mekaniği’ deşifre oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Nisan 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et